Sabır

              SABIR HİKAYESİ

Lokman'ın efendisine bir karpuz hediye etmişlerdi. Lokman'ı çok seven efendisi, karpuzdan bir dilim kesip ona verdi. Lokman, şeker yiyormuş gibi karpuzu yedi. Onun karpuzu zevkle yediğini gören efendisi Lokmana bir dilim daha verdi. Lokman o dilimi de yedi. Dilimler böylece on yediyi buldu.

Efendisi Lokman’ın istekle ve iştahla yediğini görünce bir dilim de kendisi yemek istedi; fakat karpuzu ısırır ısırmaz ağzına acı bir tat geldi. Lokman'a neden karpuzun acı olduğunu söylemediğini sordu. Lokman; "Senin sunduğun bir ikrama acı demek ayıp olur. Bana bunca nimet vermişken, bir acı lokmaya katlanamazsam başıma toprak." dedi. (Mesnevi; II. 1525-1545)

İnsan, sabır göstermediği hususlar karşısında telaşa düşünce, bu zorluklar ve musibetler karşısında zaman ve mekân dar gelmeye, yetmemeye ve kişi çıkmaza sürüklenmeye başlar. Yunus Emre de sabırlı olmanın faziletleri üzerinde durmuştur. Sabrı canın gıdası olarak görmüş, sabırlı olanın rahata kavuşacağını, pişman olmayacağını söylemiştir.

Hz. Mevlana sabrın sonundaki hikmeti şöyle açıklar:

"Sabret! Zira sabırla güçlük kalkar. Sabır, ferahlığın anahtarıdır." (Mesnevi, III. 1848)

"Sabır, mübarek bir şey; daima insandan üzüntüyü giderir." (Mesnevi, III. 1859)

Sabır, içsel bir kuvvettir; çünkü bu içsel kuvvet ne kadar gelişirse o kadar sağduyulu hareket etme imkânı doğar. Başarıya ulaşmak için acele edilmez ve başarı faktörlerinin olgunlaşması için zaman kazanılmış olur. Hoşgörü de sabrı besleyen içsel bir kuvvettir ve başarıya ulaşırken karşımıza çıkan engellere ve zorluklara karşı güçlü olmamızı sağlar.

"Eğitim her şeydir. Şeftali bir zamanlar acı bir bademdi; karnabahar, üniversite eğitimi almış bir lahanadan başka bir şey değildir."

Mark Twain

"Deha sabırdır, sabır ise acı bir bitkidir, fakat meyvesi tatlıdır." Buffon

"Faydalı çalışmaların çoğu, biraz daha çalışmamak yüzünden heba olur."

Alıntı: http://www.sayginnlp.com